2003-2005 yılları arasında Hattuşa kentini çevreleyen kerpiç kent surunun bir bölümü ayağa kaldırılmıştır. 7-8 m yüksekliğinde üç sur bedeni ve 12-13 m yüksekliğinde iki kule, kentin ne denli iyi korunduğunu ve o zamanlar surun, kente gelen birinin üzerinde nasıl bir etki bıraktığını anlamamızı sağlamaktadır. Pişirilmemiş kerpiç tuğlalardan yapılan böyle bir rekonstrüksiyon çalışması Türkiye’de ilk defa uygulanmıştır.
Başkent Hattuşa’da bir mimari eseri bütünüyle ayağa kaldırmaktaki ana hedef, bir yandan Hitit mimari teknikleri konusunda bilinenleri algılayacakları şekilde ziyaretçilere sunmak ve bir yandan da Hitit mimarisinin özünün kerpiçten oluştuğunu iletmekti. Hiçbir Hitit yapısı günümüze tümüyle ulaşamamış olduğundan Hitit mimarisi konusunda bilinenlerin çoğu, yapıların taş temel ve su basmanı ile sınırlıdır. Kazılarda bulunmuş Hitit kil modelleri bu konuda ayrıcalık oluşturur; bu modeller sayesinde surların genel görünümü ve konstrüksiyonu ile ilgili bazı teknik ayrıntılar hakkında bilgi edinilebilmektedir. Bu temel bilgilere dayanarak, aslında tamamı 9 km. uzunluğunda olan Hattuşa kent surunun 65 metrelik bölümü yeniden ayağa kaldırılmıştır.
Deneysel arkeolojik metotla yapılan su rekonstrüksiyon çalışmalarının seyrinin belgelenmesi, harcanan işgücü, yapım aşamalarının süresi ve kullanılan malzeme miktarı belgelenmiş ve kitap haline getirilmiştir.
Tuğla, harç ve sıva için yaklaşık 2700 ton kerpiç toprağı ile yaklaşık 100 ton saman ve ortalama 1500 ton su kullanılmıştır. 45 x 45 x 10 cm ölçülerinde, yaklaşık 34 kg ağırlığındaki “Hitit boyutlarında” kerpiç tuğlalardan toplam 64.000 adet üretilmiştir. Killi toprak, saman katkısıyla su ile karıştırılıp, ahşap çerçeve kalıpların yardımıyla biçimlendirilmiştir. Bu haliyle 10 gün kadar güneşte bekletilerek kurutulan kerpiç tuğlalar kullanıma hazır hale getirilmiştir.